Konya’nın Çumra ilçesinde, UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi’nde yer alan Neolitik Çağ yerleşim yeri Çatalhöyük, 9 bin takvim geçmişiyle insanlık tarihine ışık tutuyor.
ILK MESKEN YERLERİNDEN BİRİ
Neolitik dönemde 8 bin kişinin bir arada yaşadığı Çatalhöyük’ün, dünyada insanoğlunun ilk yerleşim yerlerinden biri olduğu kabul ediliyor.
1960’lı yıllarda İngiliz kazıbilimci James Mellaart ve ekibi tarafından keşfedilen Çatalhöyük’te, 9 bin yıl önce; üstten girilen, birbirlerine bitişik kerpiç evlerde yaşamış insanların sosyal yapısı, beslenme ve giyim şekilleri gibi çeşitli konular araştırılıyor.
Neolitik Devir yerleşim yeri Çatalhöyük, dünya arkeoloji çevrelerinde merak uyandıran kazı alanlarının başında geliyor.
İngiliz bilim adamı Prof. Dr. Ian Hodder’ın Çatalhöyük’te bugüne değin süren kazı çalışmalarında 9 bin yıl önce yaşamış insanlara ait teferruatlar, dünyada büyük merak uyandırıyor.
ILK OLARAK BUĞDAY YETİŞTİRİLDİ
Orta Doğu ve Akdeniz çanağında insanoğlunun ilk defa topraktan kap yapmaya başladığı yer olan Çatalhöyük, insanların buğday yetiştirmeye başlamaları ve evlerde dini inançları doğrultusunda çizilen duvar resimleri ve öküz başlarıyla ön plana çıkıyor.
İnsanoğlunun dünyadaki serüvenine ışık tutmayı amaçlayan Çatalhöyük kazısında ortaya meydana çıkan bulgular, insanların besin şekilleri, kemik yapıları, genetik özelliklerine ilişkin her yeni bulgunun, günümüz modern insanının bilinmeyenlerine kapı aralıyor.
GÜNÜMÜZ İNSANLARINA KADAR DAHA KISA BOYLULARDI
Günümüzden 9 bin sene önceki insanların tarım faaliyetlerine yeni başladığı yerleşim olmasıyla önemi ortaya çıkan Çatalhöyük’te, insanların 1,70 metreden kısa olduklarını fakat, günümüz insanına tarafindan fazla daha enerjik oldukları ifade ediliyor.
ÖLÜLERİNİ EVLERİNE GÖMMÜŞLER
Bugüne kadarki kazılarda evlerin içinde çok sayıda kabir ve iskeletin bulunduğu yerleşim yerinde insanların evlerine çatıdaki delikten girip çıktıkları, ısınmak ve yemek yemek pişirmek için de evin içinde bulunan ocaktan istifade ettikleri biliniyor.
Anadolu’da yaşamış leoparlarla ilgili en eski kanıtların ise Çatalhöyük’teki evlerin duvarlarını süsleyen leopar motifleri olması alaka uyandırıyor.
KARŞILAMA MERKEZİ YAPILACAK
İl Kültür ve Turizm Müdürü Abdüssettar Yarar, yaptığı açıklamada, Çatalhöyük’ün ilk önce 1960’da James Mellaart kadar kazıldığını belirtti.
Çatalhöyük’ün dünyaya tanıtılmış ve Neolitik dönemin en önemli merkezi olduğunu aktaran Yarar, “Bunlar bugüne dek çıkan buluntulardan anlaşılmıştır. Kazı çalışmalarında çıkan duvar resimleri, boğa başları ve tapınak konut bugün Ankara’daki Anadolu Medeniyetleri Müzesinde sergilenmektedir.” dedi.
Yarar, 1993’te Cambridge Üniversitesinden Prof. Dr. Ian Hodder’in başkanlığında başlanılan kazı çalışmalarının 25 takvim egzersiz programında manâlı bulgulara rastlandığını bildirdi.
UNESCO İLE ZİYARETÇİ SAYISI ARTTI
Ilk Olarak Cambridge Üniversitesi ile başlanılan çalışmaların sonra Londra ve Stanford üniversiteleri ile devam ettiğini hatırlatan Abdü settar Fayda, “Çatalhöyük’te 1960’da başlayan kazı çalışmalarına kaldığı yerden devam edilmiş, bu süre içinde yeni keşifler gün ışığına çıkarılmıştır. Çatalhöyük, 2012’de UNESCO tarafından kadar Dünya Kültür Miras Listesi’ne alınmıştır. Alan yerli ve yabancı turistlerin alaka odağı ayla geldi. Her yıl çok sayıda ziyaretçi kazı merkezine gelerek burada meydana çıkan buluntulara ilişkin veri alıyor. Çatalhöyük Ören Yeri için bir karşılama merkezi yapılması hususunda kamulaştırma ve proje çalışmaları devam etmektedir.” dedi.