Beykoz Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nüket Güz geride kalan üniversite sınavlarının ardındaki hangi okulu ve mesleği seçecekleri konusunda kafaları karışan öğrencilere kayda değer tavsiyelerde bulundu.
Hayatlarının en kritik dönemeçlerinden birini dönmek üzere oldukları konusunda gençleri uyaran 40 takvim tecrübeli eğitimci Prof. Dr. Nüket Sonbahar “Içten mesleği seçebilmek en az doğru eşi seçebilmek kadar önemlidir. Seçtiğimiz iş bizi biz yapan en önemli özelliklerinden biridir. Dürüst mesleği seçebilmek için ilk önce kendimizi bulmamız yani bizim biz olmamız gerekir.” dedi ve seçim yapmadan önce için uyarı edilmesi gereken başlıkları şöyle sıraladı.
“ZAYIF VE KUVVETLI YANLARINIZDAN KESIN OLUN”
İnsanların sabretmek, heyecanlılık, soğukkanlılık, titizlik, seri tepkime göstermek, seyahati hoşuna gitmek, düzgün konuşmak, yöneticilikten hoşuna gitmek, zinde hayal gücü gibi esas karakter özellikleri vardır. Bütün meslekler yapısına tarafından kişinin sahip olduğu özelliklerden adam başına ayrı olarak gereksinim duyar.
Kişilik özellikleriniz seçtiğiniz mesleğe yerinde olmalıdır. Örneğin inşaat mühendisi almak isteyen birinin yükseklikten, doktor elde etmek isteyen bir kişinin ise kandan ya da ölümden korkmaması gerekir. Pazarlamacı almak isteyen birinin ikna yeteneği enerjik olmalı, öğretmen edinmek isteyen ise öğretmeyi sevmeli, şefkatli ve sabırlı olmalıdır.
“BEŞ PARMAĞINIZIN BEŞİ BİR DEĞIL FAKAT TÜMÜ GEREKLI”
Beş parmağının beşinin bir özellikte olmadığına dikkat çeken Beykoz Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nüket Güz her öğrencinin birbirinden öbür yeteneklere sahip olduğuna dikkat çekerek; “Beş parmağınızın beşi de bir değil fakat tümü zorunlu. Önemli olan kendi yeteneklerimize uygun olan içten meslekleri seçebilmek. Eğer yeteneklerinize yerinde meslekleri seçerseniz hayatınız boyunca ayrıca sevdiğiniz işleri yapmış, ayrıca de para kazanmış, keza de mutlu ve başarılı olabilirsiniz.” dedi.
“YETENEKLERİNİZİ TESPIT EDİN”
Hangi alanda başarılı olacağımızı belirleyen en manâlı ölçütlerden biri sahip olduğumuz yeteneklerdir. Yeteneklerine yerinde meslek seçmeyen birinin başarılı olması beklenemez. Yeteneklere uygun meslek seçmemenin yanında yeteneklerinizin aşağıda bir meslek seçerseniz o iş de sizi mutlu etmeyecektir.
Yetenekli olduğumuz alanları belirlemeli ve bunlardan belirlenmiş olmalıyız. Kabiliyet mesleki başarı için gereklidir. Kendimize neleri yapmaktan hoşlanırım, hangi derslerde başarılıyım gibi soruları sorarak kabiliyetli olduğumuz alanları belirleyebiliriz. Müzik ya da güzel sanatlar aralarında başarılıysak müzisyen veya artist olmayı seçebiliriz. veya matematik problemlerini çözmekten hoşlanıyorsak, mühendis olmayı düşünebiliriz.
Şahsiyet özelliklerimiz seçtiğimiz mesleğe kişilik özelliklerimiz uygun mu? İnsanları etkileyemeyen ikna edemeyen bir pazarlamacı, avukat gibi mesleklerde başarılı olamaz. Kayıtlı fiziki özellikleri taşıyanlar askeri meslekleri seçebilirler.
Sizi duygusal yönden hoşnutluk edecek, mutlu olacağınız mesleği seçin. Mesleğin alıştırma ortamı, size yerinde olup olmadığına karar verin. Seçilen mesleğin eğitim gerekliklerini belirleyin ve seçilen mesleğin meslek olanakları ve mesleğin geleceği olup olmadığını araştırın.
“MESLEĞİN GETİRDİĞİ GELİRİ VE KARİYER OLANAKLARINI ARAŞTIRIN”
Mesleği seçerken, bireysel özelliklere uymayan, yakınlarının istediği meslekleri seçmemek gerekir. Yalnızca maddi getirisine bakarak, kişinin kendi kişisel özelliklerine uymayan mesleklerden uzakta durması ve yüksek puan alması sebebiyle, yapmaktan hoşlanmayacağı mesleği de sırf bunun için seçim etmemelidir.
“ILGI ALANLARINIZI İYİ ANALIZ EDİN”
Alaka alanlarınızın neler olduğunu zahmetsizce saptama edebilirsiniz. Alaka alanlarınızı saptamak için şu soruları kendinize sormalısınız. Ben nelerden hoşlanıyorum, ne nesil işlerden fazla gayret sarf etmeden başarılıyım? Çevrenize kadar beni başarılı kılan ve bambaşka kılan ve millet tarafından aranmanızı karşılayan işler nelerdir? Ders içi ve ders açık havada hangi konularla uğraşmayı seviyorsunuz?
Yeteneğiniz olmasına karşın hoşlanmadığınız meslekler bulunabileceğini de göz ardı etmeyin. Alaka alanlarınız mesleki alanlarda başarının en önemli nedenlerindendir.
“ARAŞTIRMA YAPIN, ÖNCEDEN BILGI EDİNİN”
Meslekler ve bu mesleği edineceğiniz okullar hakkında araştırma yapın, bu konu ile okulunuzdaki kılavuz öğretmenlere danışın.
Üniversite gezileri ve meslek tanıtım seminerlerine katılın. Çeşitli meslek sahipleri ile görüşün. Bu mesleklerin icra edildiği kurum ve meslek yerlerine gitgide artarak gözlem yapın ve meslek sahiplerinden bilgi alın. Medya ve internetten faydalanarak buralarda yayınlanan üniversiteleri tanıtıcı programları peşine düşüp takip edin. Radyo televizyon ve gazetelerin-dergilerin eğitim köşelerini, meslekleri tanıtıcı yayınları okuyun. Kuşkusuz seçmeyi düşündüğünüz bölümlerin ders programlarını özenli bir şekilde inceleyin. Burada sizden önce tahsilli mezun, öğrenci ve öğretim üyeleri ile görüşmeler yapın.
“AYAĞINIZI VURAN BİR AYAKKABI İLE UZUN YOLLAR AŞAMAZSINIZ”
Prof. Dr. Nüket Güz “Eğer sizin kabiliyet ve kişiliğinize uygun bir işe yok de sevmediğiniz bir işe girerseniz. 30 sene boyunca emekli olana kadar sevmediğiniz bir meslek yerine artan bir şekilde, sevmediğiniz bir işi yapmak zorunda kalırsınız. Unutmayın ayağınızı sıkan bir ayakkabı ile uzun yolları yürümek ve engelleri geçmek olası değildir.” şeklinde konuştu.
Güz; Mesleklerin size uygun olup olmadığını belirleyebilmek için o mesleği yürütürken içinde bulunduğunuz çalışma ortamı, eğitim süresi ve maliyeti, iş bulma olanakları, mesleğin çoğalan teknoloji ile ahenkli olup olmadığı ve geleceğinin durumu, mesleğin somut ve psikolojik özellikleri ve meslekteki kariyer yapma imkanları önemli olduğuna da uyarı çekti.
“SINIF BAŞKANI OLMAYA ÇEKİNMEYİN”
Prof. Dr. Nüket Sonbahar, günümüzde az kalsın hepimizin içinde lider olabilme ricası taşıdığını oysa birçok insanın sorumluluk almaya çekindiği için silinip gittiğine dikkat çekti. Cümbür Cemaat yaptığı işte lider olmak ister, fakat halk bir nedenden ötürü kendine güvenemez ve ön plana çıkmaya çekinir. Lider olabilmenin yolu kendimizi tanımak yetenek ve güçsüz yanlarımızı bilmekten geçer. Eğer kendimizi iyi tanırsak dezavantajmış gibi görünen şeyleri avantaja çevirmek mümkündür. Parmak kaldırmaya, fikirlerimizi açıklama etmeye ve ilgili kişiler ile irtibat kurmaya çekinmemeliyiz. İlkokuldan beri bir defa bile sınıf başkanlığı yapmamış öğrenciler var. Üniversitedeyken benzer hataları tekrarlamamalı, sosyal çalışmalara katılmalı, etkinliklerde yer almalı ve lider olmaktan korkmamalı. Bunun temeli ise ilk önce kendimizle irtibat kurmaktan geçmektedir. Kendini ikna edemeyen ve kendine inanmayan biri hiç kimseyi ikna edemez diyen Prof. Güz kendimizi ikna edebilmenin en iyi yolu ise kendimizi tanımaktan geçtiğini söyledi.
Mektep seçerken nelere dikkat etmeli?
Kolay ulaşılabilir bir lokasyonda mı?
Okulun şehrin içindeki konumu, şehre uzaklığı veya merkezi konumda olması ve ulaşım olanakları iyi araştırılmalıdır.
Çift Anadal Yapma İmkanı Veriyor mu?
Birçok mektep benzer birim veya fakülte içinden fark dersleri vererek çift anadal yapma veya yandal yapma imkanı da vermektedir. Bu koşul öğrenciye mezun olduktan daha sonra iş seçebilme konusunda ikinci bir diploma ve kabiliyet sunmaktadır. böylece kayıt yaptırırken bu imkanların olup olmadığı şüphesiz sorulup öğrenilmelidir.
Farklı yabancı dil eğitimleri veriyor mu?
Küreselleşen iş dünyasında ikinci bir tanıdık olmayan dil bilmenin önemi yadsınamaz. bu nedenle okullarda ikinci hatta üçüncü bir yabancı dil öğretme imkanlarının olup olmadığını araştırın.
Uygulamalı mesleki eğitim veriyor mu?
Artık dersleri dersliklerde öğrenmek iş dünyasında varisi olmak için yeterli değildir. Okulların meslek dünyası ile koordineli olup olmadığına dikkat etmek gerekiyor. Seçeceğiniz mektep sektör ile sıkı bağlara sahip mi, eğitiminiz devam ederken gerçek meslek dünyası ile bağınızın olup olmayacağını ayrıntılarıyla araştırın.
Görkemli binalar ve kampüsler sizi aldatmasın.
Eğitim ihtişamlı binalar değil uzman akademisyenler vermektedir. böylece bir üniversitenin akademik kadrosu ne kadar enerjik ve donanımlı olursa öğrencileri de o kadar fazla uzmanlaşabilir. Tercih etmeyi düşündüğünüz üniversitenin akademik kadrosundaki akademisyenler profesörlerin dağılımına bakmanız, bu anlamda size düşünce verebileceği gibi akademik başarınızı da şansa bırakmamanızı sağlar.
Burs ve iş bulgu konusunda katkı sağlıyor mu?
İyi üniversiteler öğrencilerin başarılarını ve güçlü yanlarını desteklemelidir. Bu da oysa teşvikler ile mümkündür. böylece seçtiğiniz üniversitenin burs imkânlarını araştırmanız mezun olan öğrenciler ile görüşüp bu konuda data almanız içten olacaktır. Ayrıca kayıt kaptırırken de bu burs imkanlarının neler olduğu konusunda bilgi isteyebilirsiniz.
Tüm Bunları Yaparken Kendimize Hangi Soruları Sormalıyız?
Benim Dinç Yanlarım Ne?
İşlerinde zirveye ulaşmış insanların az daha hepsi dinç yanlarının neler olduğunu keşfetmiş ve bunları harekete geçirerek mesleklerinde kullanabilmiş insanlardır. Meslek seçerken dinç yanların keşfedilmesi değin zayıf yanların tespiti de önemlidir. Dinç yanları meslek seçiminde kullanabileceğimiz gibi zayıf yanlarımızı da keşfedip güçlendirmek için nelerin yapılması gerektiğini anlamamız gerekmektedir. Bu zamana dek sevdiğiniz ve başarılı olduğunuz dersleriniz size zinde yanlarınız hakkında düşünce verebileceği gibi dostlarınız kılavuz öğretmenleriniz, aileniz muhakkak olmanız konusunda size bilgi verecektir.
Beni Neler Heyecanlandırır?
Güçlü yanlarından belirli olan öğrenci sonra kendisine: “Ben neyi yapmaktan heyecan duyuyorum?” sorusunu yöneltmelidir. Meslekte başarılı olmanın birinci kuralı yaptığınız işi sevmenizdir. Sevdiğiniz ve yapmaktan hoşlandığınız etkinliklerin bir listesini çıkarın. Bunu meslekler ile karşılaştırın ve mesleğinizi ona kadar seçin. Her etkinliğin mesleki bir karşılığı illa ama vardır. Önemli olan onu bulmak ve doğru mesleği seçebilmektir.
Bu Meslek ile Benim Topluma Nasıl Katkım Olur?
Iş seçerken öncelik sadece fiziki kazanç sağlamak yok o meslek ile topluma katkı maddesi yapmanın da göz önüne alınması önemlidir. Yalnızca para galip gelmek için avukat olan biri ile avukatlık mesleği ile insanlara yardım edip adaleti sağlamayı amaçlayan birinin mesleki başarısı birbirinden ayrı olacaktır.
Yine aynı koşul sırf para galip gelmek için hekim olan biri ile insanlığa yardım etmek hastalıkların çaresini bulmak isteyen birisinin meslekteki başarısı için de geçerlidir. Seçtiğiniz mesleği toplumsal katkı alanı olarak görenler mesleklerinden daha çok tutku alıyor. Mutlu bir meslek hayatı için toplumsal katkıdan hoşgörü edinmek epeyce önemlidir.