Başkan Recep Tayyip Erdoğan Kara Harp Okulu Mezuniyet Töreni’nde yaptığı konuşmadan satır başları şu şekilde:
“Bugün her yerde yapılandırma sonrası harp okullarımızın ilk mezuniyetimizi veriyoruz. Yarın Balıkesir’e giderek astsubaylarımız ve aileleri ile beraber olacağız.
“KARA PROPAGANDA YAPIYORLAR”
15 Temmuz’un peşinde başlayan yeni yapılanma süreci büyük ölçüde işlenmiş ve harp okullarımız bütün kapasiteye ulaşmış olacaktır. Harp okullarımız kapatıldı diye kara propaganda yapıyorlar. Burada olduğu gibi okullarımız devam ediyor. Sadece çağımızda lüzum kalmadığı için askeri liseler kapatıldı. Askeri okullar kapatılması bir yanlamasına daha da artırılarak hizmetini sürdürüyor.
“ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM KOSKOCOMAN REFORMLARA İMZA ATILACAK”
TSK’nın personel ihtiyacını karşılama konusunu tabela ile sınırlı tutarsak kendimizi kandırmış oluruz. Türkiye’nin aralıksız darbe ve cunta üreten bir orduya değil, ülkesine hizmet eden bir insan gücüne ihtiyacı vardır. TSK’mızı sadece silahı ile, insan gücü ile yok, bununla beraber hayata, dünyaya, ülkemize istenilen sorumluluk sahibi manzara açısına ulaştırma konusunda da kararlıyız.
“MSÜ SİSTEMİNDEN GERIYE DÖNÜŞ MÜMKÜN DEĞİLDİR”
Önümüzdeki dönem çok büyük reformlara imza atılacak bir dönem olacaktır. Türkiye’nin öteki tüm kazanımları gibi Milli Savunma Üniversitesi (MSÜ) ile kurduğumuz yeni sistemden de geriye dönüş elbette mümkün değildir.
Milli Savunma Üniversitemiz, önümüzdeki ekimde toplam 6 bin 125 Türk ve 22 ülkeden 661 konuk askeri öğrencisiyle yeni eğitim-öğretim yılına başlayacaktır.
“GÖNÜLLER FETHEDİLMEDEN TOPRAKLAR FETHEDİLEMEZ”
Asker halk müziği kavramı, milletimizin ezanı, bayrağı, vatanı, devleti söz konusu olduğunda topyekun kıyama kalkan bir millet olduğunu anlatıyor.
Geçtiğimiz günlerde Malazgirt’te, 947 yıl önce kazandığımız zaferi onbinlerce kardeşimizle kutladık. Gönüller fethedilmeden topraklar fethedilemez. Ecdadımızı tarihteki vahşi ordulardan ayrı kılan insana görüş açısıdır. Bugün Afganistan’dan Kosova’ya, Suriye’den Somali’ye kadar görev yapan askerlerimizin alan halkının gönlünü kazanıyor olması boş yere değildir. Her toprakta askerimizin sevildiğini görürüz. Bizim askerimizin mayası başkadır.
“BU COĞRAFYADA YAŞAMANIN BİR BEDELİ VAR”
Tarih bize bu coğrafyada yaşamanın bir bedeli olduğunu göstermiştir. Coğrafya kaderdir. Biz de kaderimize rıza göstereceğiz. Burada hayatımızı sürdürmek için elimizden geleni yapacağız. Rüzgarın önünde bir kere savrulursanız nereye savrulacağınızı sadece Allah bilir. Anadolu’dan başka gidecek yerimiz olmadığını hiç aklımızdan çıkarmadık. Anadolu’yu Türk’ten, benzeyen layık gördükleri Müslüman’dan temizlemek isteyenlerin heveslerini kursaklarında bıraktık.
Gereken kırmızı çizgilerin ülke sınırında yok, daha dışında başlaması gerektiğini gördük. Buna göre strateji belirledik. Kanla yoğurduğumuz bu topraklar bizim ilelebet vatanımızdır. Kendimizle birlikte kardeşlerimizin, umudunu bize bağlamışların yanına olacağız.
Uzun bir yıldır takip eden, alt olan Türkiye’ye alıştıkları için yolunu kendi çizen Türkiye’ye dayanıklılık edemiyorlar. Büyük ve enerjik Türkiye’nin önünde duramayacaklar. Bize bin kere diz çöktürdüklerini sansalar da bin defa ayağa kalkacağız.”
