CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, “Türkiye ekonomisinin çıkışı, kuvvetli, saygın bir demokrasi ve güvenilir bir ekonomi yönetimidir.” dedi.
Erdoğdu, partisi genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’deki hesaplı gelişmeleri değerlendirdi.
Konuşmasına 30 Ağustos Başarı Bayramı’nı kutlayarak başlayan Erdoğdu, Türkiye’nin tarihinde görülmemiş bir hesaplı krize içten sürüklendiğini öne sürdü.
Türk lirasının 1 Ocak’tan bu yanlamasına ABD doları karşı yüzde 40 değer kaybettiğini belirten Erdoğdu, bu değer kaybı yüzünden bir yıldan kısa vadeli borçlar için ödenecek miktarın da 556 milyar lira arttığını ifade etti.
Türkiye’nin milli gelirinin düştüğünü ileri süren Erdoğdu, ağustos ayında Türkiye ekonomisinin, dünyanın 17. büyük ekonomisiyken, 22. sıraya gerilediğini, kur artışı devam ederse sıralamada daha da düşmeyi sürdüreceğini savundu.
Hükümetin bu konuda aldığı önlemlere değinen Erdoğdu, “Döviz kurunda yaşanan fazla düşüşe hükümet müdahale edebilmek amacıyla birincisi bankaların Merkez Bankası’nda tuttuğu karşılık oranlarını düşürdü ve piyasaya döviz likiditesi sağlamaya çalıştı. İkinci aşamada da Bankacılık Düzenleme ve Teftiş Kurulu bankaların yaptığı swap işlemlerini yasaklayarak, TL arzını kısmaya çalıştı. Evet, kurda birkaç günlük bir iyileşme yarattı ama her hesaplı önlemin bir bedeli vardır. TL arzının kısılmasıyla birlikte faizlerde aşırı bir yükselme ve borsa endeksimizde de buna paralel bir düşüş yaşandı.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin 1 trilyon lira halk borcu, KOBİ’lerin 646 milyar lira, vatandaşların ise kredi kartı ve alıcı kredilerine 531 milyar lira borcu bulunduğunu öne süren Erdoğdu, temmuz ayında dış ticaret açığının belirgin bir şekilde düştüğünü fakat bir aylık düşüşe değil, bir takvim rakama bakıldığında halen bunun yüksek olduğunu kaydetti.
“2019 yılı üzülerek söylüyoruz fakat bizim tahminlerimize kadar bir küçülme ve daralma yılı olabilir.” diyen Erdoğdu, “Bugün itibarıyla Türkiye ekonomisinde kurdaki fazla oynaklık yüzünden satıcılar mallarını fiyatlandıramamaktadır. Kimse, buna Merkez Bankası da dahil, önümüzdeki bir veya üç ay içerisinde döviz kuruna bir aralık tahmin edemiyor.” diye konuştu.
“Trump tüm dünyayla uğraşıyor”
Hükümetin yaşanan hesaplı sorunu doğru tanımlayamadığı eleştirisinde yer alan Erdoğdu, “Her şeyi Trump yapmış gibi gösteriyorlar. Evet, Trump bir tetikçi. Trump’ın bu ülkeyle ilgili attığı tweetler kabul edilemez. Lakin Trump bütün dünyayla uğraşıyor. Kanada, Meksika, Çin’le de uğraşıyor. Niye peki bize vurduğunda biz yaklaşık olarak yıkılır ayla geldik? Çünkü bizim ekonomimiz zayıf bırakıldı.” diye konuştu.
Parti olarak 13 maddede krizden nasıl çıkılacağını açıkladıklarını ve er geç bunların bir kısmının yapılacağını aktaran Erdoğdu, şunları kaydetti:
“Biz buradan hükümeti uyarıyoruz. Yapılan açıklamalardan gördüğüm kadarıyla ‘kemer sıkma’ adı aşağıda bu ülkenin ücretli çalışanlarına, emeklilerine, kadınlarına, engellilerine, çiftçilerine bir fatura çıkarmaya kalkmasınlar. Krizi kim çıkardıysa faturayı onlar ödeyecek. Hükümete birincil tavsiyemiz şudur; bu kriz siyaset, demokrasi, sistem, rejim kökenli bir krizdir. Kemer sıkmakla buradan kurtulamazsanız, şu lahza kemer gevşetmeniz gerekiyor.”
Erdoğdu, vergilerin artırılmamasını, Millet İhale Kanunu ve Sayıştay Kanunu’nun değiştirmesi ile bütçe disiplinin sağlanmasını da içinden gelerek, “Türkiye ekonomisinin çıkışı, dinç, saygın bir demokrasi ve güvenilir bir ekonomi yönetimidir.” değerlendirmesinde bulundu.
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğdu, bir soru üstüne, ayrıntılı bir ekonomi ve sosyal politikalar sunumunun hem milletvekili kampında hem de Parti Meclisi’nde yapılacağını bildirdi.
