Kostüm asistanı Özge Ş’nin, Talat Bulut’un tacizine uğradığını bahis ederek yaptığı kabahat duyurusu üzerine Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı kadar soruşturma başlatılmıştı. Soruşturmayı tamamlayan savcılık, Talat Bulut hakkında takipsizlik kararı vermiş, bunun üzerine harekete geçen Özge Ş., de avukatı aracılığıyla takipsizlik kararına geçtiğimiz günlerde itiraz etmişti.
İTİRAZ REDDEDİLDİ
14 Ağustos 2018’de talebi karara bağlayan Bakırköy 1. Sulh Cinayet Hakimliği kovuşturmaya yer olmadığına dair karardaki gerekçelerin yöntem ve yasaya uygun bulunduğunu belirterek, Özge Ş.’nin itirazını reddeti. Bu karar ile Talat Bulut hakkında verilen takipsizlik kararı kesinleşmiş oldu.
BULUT’UN AVUKATI AÇIKLAMA YAPTI
Sanatkâr Talat Bulut’un avukatı Ahmet Avşar konuyla ilgili yazılı izah etme yaptı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Müvekkilimiz Talat Bulut hakkında Özge Ş. isimli kişi kadar geçtiğimiz Haziran ayının başında taciz edildiği iddiasıyla başlatılmış olan ve zamanla müvekkili de aşarak, ailesini ve mesleki çevresini de amaç alan bir karalama kampanyası sonrasında Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatılmıştır. Bu kapsamda konu fazla yönü olan araştırılmış, tarafların ve tanıkların beyanlarına başvurulmuş ve sonuç olarak Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 172. maddesi gereğince ulus davası açılması için tatmin edici değişkenlik oluşturacak delil elde edilemediği gerekçesiyle takipsizlik kararı verilmiştir. O süre da açıklama ettiğimiz üzere itiraza bağlı bu karar sızlanan tarafça ‘Süreç hemen şimdi bitmedi’ açıklamaları eşliğinde itiraz yasa yoluna konu edilmiş neticede itirazı değerlendiren mahkemece takipsizlik kararı usül ve yasaya uygun bulunmuş Özge Ş.’nin itirazı belirlenmiş almak üzere reddine karar verilmiştir. Hal böyleyken ve soruşturmanın selameti açısından büründüğümüz suskunluğa rağmen, soruşturmanın masumiyetini hiçe sayarak müvekkili hakkına ve özel hayatına pervarsızca saldırgan bir kesimin olduğu da görülmüştür. Bu çerçevede bahse konu yamalı iddiaların ve taraf beyanlarının içeriğini dahi bilmeksizin müvekkilin kişilik hakkını hiçe sayarak değer yargısı, eleştiri ve fikir ve ifade özgürlüğü sınırlarını aşan hakaret, yanıltıcı ve soruşturmayı etkilemeye karşın ifade ve tanımlama içeren tüm açıklamaların sahipleriyle ve ekli itirazın reddine ilişkin belirli karara karşın saldırganlıklarını sürdürmede ısrarcı kimselerle hukukun tanıdığı olanaklar ölçüsünde ve hukuki zeminde hesaplaşılacağı bilinmelidir. Kamuoyunun bilgisine saygıyla duyurulur.”