BBC’nin haberine kadar bu yıla, 2015-2016 yılında oluşan ve Orta ve Doğu Pasifik’te deniz yüzey suyunu ısıtan El Nino’nun tersi atmosfer olayı olan ve “La Nina” olarak adlandırılan hava olayıyla başlandı.
Okyanus yüzey suyunu soğutan La Nina’nın etkisi azalırken WMO, sene ardına kadar öteki bir El Nino hava olayının yüzde 70’lik ihtimalle ortaya çıkabileceğini belirtti.
“KAYDA DEĞER ETKİLERİ OLACAK”
Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) Genel Sekreteri Petteri Taalas, “WMO, öngörülen El Nino’nun, 2015-2016’daki değin enerjik olmasını beklemiyor ama yine de manâli etkileri olacaktır.” ifadesini kullandı.
Taalas, bu erken öngörülerin çoğu can kaybının ve önemli idareli kayıpların önüne geçmeye tezgâhtar olacağını söyledi.
İklim değişikliğinin, El Nino ve La Nina olaylarının yanı sıra dünyanın geleneksel dinamiklerini etkilediğinin altını çizen Taalas, “2018 yılı cılız bir La Nina olayıyla başladı ama soğutma etkisi genel ısınma eğilimini azaltmaya tatmin edici değildi.” değerlendirmesinde bulundu.
Öteki yana, Japonya’nın meteoroloji bürosu da El Nino hava olayının, kuzey yarım kürede bu ay ile kasıma değin yüzde 60’lık ihtimalle ortaya çıkabileceğini belirtti.
PASİFİK’İN KÜRESEL OKYANUS ATMOSFER OLAYI
Pasifik Okyanusu’nda suların ısınmasına neden olan El Nino, yarattığı tesir sebebiyle kasırgalara, şiddetli yağışlara, su baskınlarına, kuraklıklara, yangınlara ve tarım ürünlerinde kayıplara yol açıyor.
Deniz yüzeyi sıcaklığı ortalamasının Pasifik Okyanusu’nun orta ve doğu kısmında olağandışı derecede artması sonucu oluşan El Nino, 2016’da en çok Afrika, Asya, Pasifik ve Orta ve Güney Amerika ülkelerini etkilemişti.
WMO, Kasım 2016’da, küresel sıcaklığın sanayi öncesi dönemin 1,2 derece üstünde seyrettiğini açıklamıştı.