Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Türkiye-Kazakistan ilişkilerine ilişkin, “Her alanda çok büyük atılımlar yapıyoruz, bu güzel ilişkileri dağıtmak isteyen dahili ve harici güçlere karşısında kardeşlik saflarımızı daha da sıkılaştırıp ülkelerimiz, bölgemiz ve insanlık için güvenliğe, barışa, adalete ve refaha katkısı olacak müşterek kutlu yürüyüşümüzü devam ettiriyoruz” dedi.
Kazakistan Cumhurbaşkanlığı televizyonu, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Yerli Düşünce Derneği Onursal Başkanı Yalçın Topçu ile genel çerçevede Orta Asya coğrafyası, özelde ise Kazakistan konulu bir görüşme gerçekleştirdi. Topçu, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in yarınki Ankara ziyaretini de değerlendirdi.
Kazakistan’ı Avrasya’nın kalbi olduğunu bildiren Yalçın Topçu, “Dünyanın dokuzuncu büyük toprağına sahip soy yurdumuz Kazakistan, Türk dünyasının güvenlik şemsiyesidir. Kazakistan jeopolitik ve stratejik olarak 1991’den bu yanlamasına fazla önemlidir. Kazakistan, yalnızca Avrupa ile Çin arasında yok, doğudan batıya ve kuzeyden güneye içten esas geçiş yolu olması ile doğal bir kavşak olup, kıtalararası bağlantıda kilit bir ülkedir. Kazakistan Avrasya’nın kalbidir, merkezidir. Kazakistan, Avrasya’nın kalbi olmanın sorumluluğunu içten hissetmektedir. Zira bu kalp teklediğinde, coğrafyanın ölümü veya en azından hastalıklı bir yapıya sürüklenmesi kaçınılmazdır. Bundan nedeniyle Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, sadece Kazakistan’ı öncelikli kılan bir politika izlememektedir” şeklinde konuştu.
“Tüm Türk dünyasının aksakalı Nursultan Nazarbayev”
Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in dünya siyasetine yön veren hamlelerine değinen Topçu, “Kazakistan’ın önemini bilen Türk dünyasının aksakalı Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, sadece Kazakistan’ı öncelikli kılan bir politika izlememektedir. Bu nedenledir oysa Sayın Nazarbayev bölgede ve dünyada barışı teşvik eden yapıcı bir dış politika izliyor ve arabuluculuk rolü üstleniyor. Tüm taraflarca kendisine duyulan saygı, güven, ‘aksakal’ kişiliği bu konuda hiç kuşkusuz epeyce önemli bir yere sahiptir. Türkiye-Rusya arasındaki uçak krizinin sonlandırılmasında ve Suriye krizinin çözümünde önemli bir katkı maddesi olarak kabul edilen Astana Süreci’nde bütün tarafların mutabık kaldığı, sözü dinlenen bir liderdir” dedi.
“Nazarbayev’in Türk Keneşi’ndeki önerileri takdire şayandır”
Nazarbayev’in dünya barışı için üstlendiği sorumlulukların yanına Türk devletlerinin birlikte hareket etmesi için gösterdiği hassasiyete de değinen Topçu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türk Devlet Başkanları Zirveleri’nin tümüne katılan tek lider Sayın Nazarbayev’dir. Kazakistan’ın en kalabalık ilinin adının ‘Türkistan’ olarak değiştirilmesi bile onun bu konudaki büyüklüğünü gösterir. Türk Dünyasında birlik arayışlarına yönelik çabaları ve bu konuda ‘Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’ veya ‘Türk Keneşi’ olarak adlandırılan yapının 3 Eylül 2018 tarihinde Kırgızistan’da gerçekleşen 6. Zirvesi’nde de ortaya koyduğu yapıcı öneriler dikkate şayandır. Üye devletler arasındaki idareli ve ticari ilişkileri derinleştirmenin önemini vurgulayan Aksakalımız, Hazar Anlaşması sonucu ortaya meydana çıkan yeni statüden Türk Konseyi ülkelerinin de istifade etmesi gerektiğine değinmiştir. Bu çağrı, Hazar’a kıyıdaş 5 ülkeden 3’ünü yaratıcı Türkmenistan, Azerbaycan ve Kazakistan dek, bir Hazar havzası ülkesi olan Türkiye açısından da büyük bir önem arz etmektedir. Sayın Nazarbayev’in bu önerisi bile onun ne kadar derin bir stratejik düşünceye ve öngörüye sahip bir lider olduğunu göstermektedir.”
“Nazarbayev ve Erdoğan baştan sona ilişkilerimiz altın çağını yaşıyor”
Türkiye-Kazakistan ilişkilerinin son dönemde yükselen seyrini iki ülkenin liderleri arasındaki muhabbete bağlayan Yalçın Topçu, “Nursultan Nazarbayev’in üstün liderliği ve ileri görüşlülüğü bir uçtan bir uca aramızdaki mesafeler son bulmuş, ilişkilerimiz bağlamında, hamdolsun, çok ciddi atılımlar sağlanmıştır. bununla birlikte, milletin ve ümmetin adamı Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da özel ve dürüst çabalarıyla ilişkilerimiz az kalsın altın çağını yaşıyor ve artan bir şekilde daha yüksek seviyelere ulaşıyor. Her alanda çok büyük atılımlar yapıyoruz, bu güzel ilişkileri bozmak isteyen dahili ve harici güçlere karşısında kardeşlik saflarımızı daha da sıkılaştırıp ülkelerimiz, bölgemiz ve insanlık için güvenliğe, barışa, adalete ve refaha katkısı olacak karşılıklı kutlu yürüyüşümüzü devam ettiriyoruz” diye konuştu.
“Uzaktaki kardeşlerin ülkesi Türkiye”
Son olarak iki ülke arasında her kademede iki taraflı ziyaretlerin önemini vurgulayan Topçu, “Türk dünyasını kasıt bölge korkutma ve risklerin bertaraf edilmesi, fırsatların daha etkin değerlendirilmesi açısından Türkiye-Kazakistan ilişkileri ve müşterek ziyaretlerimiz büyük yük talep etmektedir. Kardeş ülke, soy yurdumuz Kazakistan’ın Cumhurbaşkanı ve tüm Türk dünyasının Aksakal’ı Sayın Nursultan Nazarbayev’in bu günlerde ülkemize gelmesinden Türk halkı derin bir tatmin duymaktadır. Bu ziyaretler iki kardeş halk müziği arasında, STK’larımız ve işadamlarımız kadar da daha sık yapılmalıdır. Ben de bir sivil toplum kuruluşu olan Yerli Fikir Derneği’nin Onursal Başkanı olarak, 29 Ekimde Türk Filmleri Haftası münasebetiyle ata topraklarımızda, Almatı’da olacağımızı gönül rahatlığıyla bildiriyorum. Sayın Aksakalımıza atamız Mağcan Cumabay’ın ifadesi ile uzaktaki Kardeşlerinin ülkesine ‘hoş geldin’ diyor; dinç, hayırlı ve uzun ömürler diliyorum” açıklamasında bulundu. – ANKARA
