Bilal Erdoğan’dan Döviz Çıkışı: Türkiye’yi Zayıflatmak İçin Taarruza Geçtiler

Bilal Erdoğan'dan Döviz Çıkışı: Türkiye'yi Zayıflatmak İçin Taarruza Geçtiler
Bilal Erdoğan'dan Döviz Çıkışı: Türkiye'yi Zayıflatmak İçin Taarruza Geçtiler
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Bilal Erdoğan, “Gerçekte Şu Anda Yaşadığımız 15 Temmuz’Un Yanına Fazla Minik Bir Şey. Allah’ın izniyle bunun üstesinden bizim ülkemiz gelecektir” dedi. Erdoğan, “Türkiye birçok oyunları bozdu. Ne zaman oysa ‘dünya beşten büyüktür’ demeye başladı, Türkiye’nin aleyhine araştırmalar da başladı. Davos’taki, ‘One minute’ hadisesini hatırlıyorsunuz değil mi? O gün bugündür Türkiye’nin karşı, Türkiye’yi zayıflatmak için taarruza geçtiler” diye konuştu.

“TÜRKİYEYİ ZAYIFLATMAK İÇİN TAARRUZA GEÇTİLER”

Milletin kültürel bağımsızlık mücadelesi verdiğini dile getiren Erdoğan, “Son yıllarda yaşadığımız birçok taarruzlar, saldırılarla, müttefik bildiklerimizden klasik rakiplerimize varıncaya değin, ülkemizin egemen olmasının kendi kararlarını vermesinin önünde set kurdular az daha.” diye konuştu. Erdoğan, Türkiye üzerinde dağıtılmış oyunlar oynanmak istendiğini ancak bu oyunların millet iradesiyle bozguna uğratıldığını vurgulayarak, şunları kaydetti: “Türkiye birçok oyunları bozdu. Ne süre fakat ‘dünya beşten büyüktür’ demeye başladı, Türkiye’nin aleyhine çalışmalar da başladı. Davos’taki ‘one minute’ hadisesini hatırlıyorsunuz değil mi? O gün bugündür Türkiye’nin karşı, Türkiye’yi zayıflatmak için taarruza geçtiler. Mücadele üstüne mücadeleyi de Allah’ın izniyle milletçe kazandık.15 Temmuz’u da kazandık. İşte o 15 Temmuz’un arkasındakiler, bu ülkede bir darbeyi hayata geçirerek insanları katletme pahasına, tankların paletleri arasında insanları ezme pahasına, helikopterlerle vatandaşlarımıza ateş açma pahasına bu ülkede bir darbeyi planlayan hain düşmanlarımız, acilen işte diğer taarruzlarla, hesaplı olarak, döviz kuru ve spekülasyonlar üzerinden bu millete diz çöktürebileceklerini sanıyorlar.”

“DÜNYADA ADALETSİZ, DENGESİZ BİR HARMONI SABIT”

Erzurum’da Aziziye tabyalarını ziyaret ettiklerini hatırlatan Erdoğan, “O tabyaları inşa edenler, evlerinden buldukları baltayı, orağı, çatalı neyi varsa onları toplayıp oraya gidenler, düşmana karşısında orada set kuranlar ve Erzurum’u teslim etmeyenler, Allah aşkına bu halk müziği diz çöktürülür ırk mi ya?” değerlendirmesinde bulundu.

“TÜRKİYE’YE KARŞI YÜRÜTÜLEN EKONOMIK SAVAŞ”

Bilal Erdoğan, basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Bir gazeteci göre “Türkiye’ye karşı yürütülen bir hesaplı savaş var. Türkiye’nin buna karşısında bir tepkime var. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” biçiminde yöneltilen soruya Erdoğan, “Bizim özgüvenle hareket eden bir ülke olmamız, kendi kararlarını kendisi veren bir ülke olmamız tabii ki birilerini rahatsız ediyor. Dünyanın tek renkliliğe doğru gitmesi, bunun bir zorbalıkla zorlanması; kültürel alanda yaşadığımız budur gerçekten. Bir spor endüstrisinden, müzik, sinema endüstrisinden bahsediyoruz. Başkalarının araya girmesine müsade verilmeyesice yaklaşık olarak bir tezgahın olduğunu görüyoruz. Bunun bir uzantısı, hesaplı alanda da yani hesaplı olarak bir ülke güçlendiği vakit, kendi kararlarını dış ilişkilerde kendisi vermeye soyunduğu süre dünyada, rekabet var, siyasi nüfuz alanlarını genişletmeye çalışan büyük güçler var. Bunların oyunları başladığı süre da ister istemez kalkıyorlar sabotaj girişimleriyle neler yapıyorlar.

“ALLAH’IN İZNİYLE BUNUN ÜSTESİNDEN BİZİM ÜLKEMİZ GELECEKTİR”

İşte 15 Temmuz’u yaşadık. Fiilen şu anda yaşadığımız 15 Temmuz’un yanına fazla minik bir şey. Allah’ın izniyle bunun üstesinden bizim ülkemiz gelecektir. Çünkü hesaplı temelleri sağlam olan bir ülke Türkiye. Kim ne derse desin, şunun bunun ne dediğine bakmadan biz ülkemize itimat etmek zorundayız. Biz artan bir ülkeyiz. Genç nüfusu olan, insan sermayesi güçlü olan bir ülkeyiz. Önemli krizleri atlatmayı başarmış ve bu krizlere aleyhinde ciddi dayanıklılık kazanmış bir ülkeyiz. Benim bunlarla ilgili bir endişem değil lakin biz ırk olarak, Malazgirt’te bizi zafere içeren, Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda bizi zafere içeren o şuur… ‘İşte muhalif benden güçlüymüş, karşıdaki benden büyükmüş’ ezikliğiyle hareket etmek değil, ‘benim özgürlüğüm, benim inancım, benim birliğim hepsinden önemli’. Biz yeter fakat bu tanrısal ruhu yaşatalım. Bunu yaşatırsak, Allah’ın izniyle hem bölgemizde huzuru etken kılabiliriz, ayrıca de bu tür sabotaj girişimlerini, global zorbalıkların karşı kuvvetli durmuş oluruz.” yanıtını verdi.

Toplantının açılış bölümü protokol üyelerinin aile fotoğrafı çektirmesiyle sona erdi. Toplantı, değişik oturumlarla bugün ve yarın devam edecek.