Aybüke SENGİR / email protected
Şehrin gürültüsünden, kalabalığından çok sıkıldık. Bütün yıl çalışıp bayram zamanı kendimize oysa süre ayırabiliyoruz. Köy seyahatini seven gezginlerin planlarını azıcık daha kolaylaştırmak için, her yanı sıcacık hazinelerle batmış ülkemizden birkaç köy seçtim. Keşfedilmemişliğin verdiği alımlılık bambaşka… Bayram tatili için kolaylık ve sakinlik arayanlardansanız bu liste tam da size göre. İster gök mavisi sularda denizin tadını çıkarın, isterseniz yeşilliklerin içinde haftanın tüm yorgunluğunu atın, karar sizin.
EN GÜZEL DENİZ: KADIRGA KOYU – ÇANAKKALE
Burası Assos ’ta tatil yapanların sıkça ziyaret ettiği bir köy. Çanakkale ’ye tabi olan bu minik yerin yolları da kendisi de o kadar şirin. Biliyorsunuz, Assos ’un merkezi tarihi limanı ve taş binalarıyla ünlü. Fakat özellikle de bayramda klostrofobik olma ihtimali epey yüksek. Çanakkale ’de takılmak istiyor ve “Son bir denize gireyim”diyorsanız, o vakit sizi Assos ’un yanı başındaki Kadırga Koyu ’na alalım. Zira Kadırga Koyu, bilhassa de koyun en sonundaki Bronz Motel ’in çevresi, Türkiye ’nin belki de en güzel denizine sahip. Denizi epeyce soğuk. Pozitif ağırbaşlı gelirse de, iki kilometre ötedeki Assos ’ta rezervasyon yaptırmak kaydıyla, kalabalığa karışabilirsiniz.
TÜRKİYE ’NİN KARAYİPLERİ: BADEM ADASI
Son zamanlarda ünlülerin magazinden firar etmek için gittiği ada diye aşina bu ada, sessiz bir tatil için mutlaka gitmeniz gereken bir yer. Ada, İzmir Dikili ’nin şirin Badem Köyü ’nde yer alıyor.
Ne de olsa yazın son tatili diyerek bu bayramı Türkiye ’deki Karayipler ’inde yani, Kalem Adası ’nda butik bir konseptte geçirebilirsiniz. Adada sadece bir konaklama tesisi var. Yani erken rezervasyon koşul. Gittiğinizde Bademli ’nin yeşil tepelerine bakarak güneşlenip, gök mavisi denizin tadını çıkarıp, mutlaka dalış dersi alın.
BODRUM ’DA DA DİNLENEBİLİYOR : MAZI KÖYÜ
Sessizlik ve Bodrum aynı cümlede neden yer almasın? Büyük şehirlerin bayram göçünün trafiğini atlatabilirseniz, son bir tatil denizi için Bodrum ’un Mazı Köyü’nü seçim edebilirsiniz. Gece hayatı, lüks veya kalabalıkla işi olmayanların adres bellediği Mazı ’nın denizi de bir pek güzel. Koy, anıt ağaçları ve zeytinlikleriyle yemyeşil. Minik pansiyonlarında kalabilir, gündüz denizinin, akşam deniz ürünlerinin tadını çıkarabilirsiniz.
HALA BOZMAMIŞKEN: KAŞ
Eski halini bilenler için artık sıradanlaştı, hatta Bodrumlaştı diywbilir. yine de Dalaman ’dan Fethiye ’ye gitmeyi, oradan bir araç değiştirip yaklaşık bir buçuk saatlik minibüs yolculuğunu göze alanlar çok yok. Yani gürültüsüz bir kaçış noktası olma özelliğini her zaman koruyor Kaş. Fakat merkezi yeterince ağırbaşlı gelmezse, yarımadada, Yunanistan ’ın Meis Adası ’na bakan balkonlu pansiyonlardan birinde kalabilirsiniz. Kaş ’ın içinde denize daha çok iskelelerden giriliyor. Plajdan girmek isterseniz de minibüsle Kaputaş Plajı ’na gidebilirsiniz. Kaş ’a gelmişken mutlaka tekne turuna çıkın, ızgara ahtapot yemeden dönmeyin.
TARİH KOKAN TATİL: KALEKÖY – ANTALYA
Sakin tatil anlayışımı Kaş kesmedi fakat fazla uzaklaşmadan Antalya ’da olayım diyorsanız, o süre güzergah Kaleköy. 1. derece SİT alanı olan Kaleköy ’e arabayla gidiş değil; bir şekilde Üçağız ’a varmalı, oradan kalacağınız pansiyonun yollayacağı tekneyle geçmelisiniz. ya da Kaş ’ta bir gece konaklayıp tekne turuyla da ulaşabilirsiniz. Kaleköy de yapacağınız tatil tarih kokacak. Likya lahitlerinin aralarında yüzebilir ve kanoya binebilir, akşamüzeri Bizans kalesine çıkıp 360 derecelik Kekova manzarasına inanamayabilir, gece kendinizi teknede gibi hissederek ayışığını izleyebilirsiniz. Burada kendinizden ve dalgalardan başka hiçbir şeyin sesini duymayacaksınız.
BAYAĞI ÜZERINDE BİR ŞEHIR HALKI: SEFERİHİSAR – İZMİR
Sakin bir tatil demiştik değil mi? O vakit Türkiye ’nin ilk Cittaslow yerleşkesini, yani Ağırbaşlı şehrini yazmazsam olmazdı. İzmir ’in Seferihisar ilçesinde balıkçı köyü Sığacık ’ı mutlaka görün, burada Pazar günleri kurulan organik pazardan eve dönmeden alışveriş yapın, Teos antik kentini gezin, Akkum Plajı ’nda yüzün. Denk gelirseniz Kale Meydanı ’nda yazın konserler de oluyor. Ayrıca buraya dek gelmişken Sığacık ’a yarım saat uzaklıktaki Seferihisar Doğa Okulu ’na bir uğrayın deriz. Zihninizi açacak bir yer olduğuna muhakkak olabilirsiniz.
DEĞIL BÖYLE BİR YEŞİL: İĞNEADA – KIRKLARELİ
Karadeniz ’in gök mavisi deniziyle, Trakya ’nın yemyeşil ormanın birleştiği bu cennet mekan doğal güzellikleriyle ve oksijeni bol temiz havasıyla sizi karşılayacak. Avrupa ’nın en büyük Longoz ormanlarının bulunduğu İğneada, bununla beraber Türkiye ’nin en uzun sahillerinden birine de sahip. İğneada Kırklareli ’ne ast; İstanbul ’a yaklaşık 250 kilometre uzaklıkta bir yer. Denizi ter temiz, ormanı tam yedi tane gölü ve yabani hayvanlarıyla meşhur, doğası da bir öyle muhteşem. Çadır ve pansiyon seçenekleri var. Bayramı burada geçirecekseniz su geçirmez botlarınızı alın; kökleri suda olan ağaçların arasında uzun yürüyüşlere çıkın. Tertemiz havasıyla akciğerlerinizi doldurun; bol bol da balık yiyin.