İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Öncesine Ait Arkeolojisi Bölümü Öğretim Üyesi ve Aşıklı Höyük Kazı Başkanı Prof. Dr. Mihriban Özbaşaran,yaptığı açıklamada, Aşıklı Höyük’ün Kapadokya’nın en eski köy yerleşmesi olduğunu, milattan önce 8500 ile 7300 arasında uzun süreli ve aralıksız yerleşime konut sahipliği yaptığını söyledi.
11 BİN YILLIK TARİH
Aşıklı’da daimi yerleşmenin kurulmasının 10 bin 500 yıl öncesine tarihlendiğini bildiren Mihriban Özbaşaran, “Bu en eski tabakanın altında, önceki yıllarda saptanan ve günümüzden 11 bin sene öncesine değin dışarı giden tarihler de mevcut, ne var ki bu örnekler tekil. Son 3 yıldır yürütülen yüzey araştırmalarında Aşıklı’daki yerleşme öncesine tarihlenen buluntu yerlerinin saptanmış olması, söz konusu tarihlerde bölgede göçer toplulukların mevcudiyetini doğrulamaktadır.” diye konuştu.
“SÜRECİ ADIM ADIM PEŞINE DÜŞÜP TAKIP EDİYORUZ”
Mihrian Özbaşaran, Aşıklı Höyük’te avcı toplayıcı yaşamdan yerleşik yaşama geçişin an be an izlenebildiğine işaret ederek, “Bu dönem avcı, toplayıcı ve göçer hayat biçiminden oturmuş yaşama, tüketimden üretime geçişin, toplumun sosyal yapılarındaki dönüşümlerin izlendiği bir süreç. Aşıklı’da tüm bu süreci peyderpey izleyebiliyoruz.” ifadelerini kullandı.
ILK AŞIKLARIN MEZARLARINA ULAŞILDI
2018 yılında en daha alçak tabakada ilk Aşıklılardan birisine ait mezara ulaştıklarını vurgulayan Mihriban Özbaşaran, “Aşıklı’da en daha aşağı tabakada, günümüzden 10 bin 500 sene öncesinde daimi olarak yerleşmeye karar vermiş grubun bir üyesinin mezarını bulduk. Bu da ilklerden bir tanesine. Bu en eski insanlardan bir tanesi.” diye konuştu.
“TURİZMDE DAHA ÇOK ÖN PLANA ÇIKMALI”
Mihriban Özbaşaran, “Burası Kapadokya turizminde daha pozitif ön plana çıkmalı. Kapadokya’ya gelen turistleri 10 bin 500 yıl öncesine, Aşıklı Höyük’e çekmeyi hedefliyoruz. Girişte ‘deneysel evler’ dediğimiz, höyükte bulduğumuz evleri ya da hayat mekanlarını birebir canlandırdığımız replikalar var. Evlerin içine giren ve oradaki yaşamı deneyimlemek isteyen turistlerin büyük ilgi gösterdiklerini gözlemliyoruz. Özellikle damdan girişler, alev yerleri, evlerin içine gömülen insanların canlandırmaları yerli ve yabancı turistlerin fazla ilgisini çekiyor. Burada dörtgen evlere çatıdan giren turistler, farklı bir deneyim yaşıyorlar. Hem koruyucu çatı sistemi altındaki kazı alanını gezen turistler, buradaki araştırmalar hakkında bilgi alıyorlar.” biçiminde konuştu.