Atatürk ’ün tarihe kazınan 20 sözü

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bir takım sözleri var fakat geleceğe yaklaşık olarak ışık tutuyor. İşte o sözlerden bazıları.

1/21

“Beni görmek seslenmek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir.”

2/21

“Dünyada her şey için, uygarlık için, yaşam için, başarı için, en gerçek mürşit bilimdir, fendir.”

3/21

“Bir ulusun asker ordusu ne dek zinde olursa olsun, kazandığı başarı ne dek ulu olursa olsun, bir millet ilim ordusuna sahip değilse, savaş meydanlarında kazanılmış zaferlerin sonu olacaktır. bu nedenle bir an önce büyük, çok iyi bir ilim ordusuna sahip olma zorunluluğu vardır.”

4/21

“Ben, manevi miras olarak hiçbir nass-ı katı, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım, bilim ve akıldır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üstünde fikir ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse manevî mirasçılarım olurlar.”

5/21

“Eğer bir gün benim sözlerim bilimle ters düşerse bilimi seçin.”

6/21

“Biz cahil dediğimiz vakit, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yahut okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören hakiki alimler çıkabilir.”

7/21

“Bir millet ama fotoğraf yapmaz, bir millet fakat heykel yapmaz, bir halk ki tekniğin gerektirdiği şeyleri yapmaz, itiraf etmeli oysa o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur.”

8/21

“Bir millet eğitim ordusuna sahip olmadıkça, savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin daimi sonuçlar vermesi fakat eğitim ordusuyla mümkündür.”

9/21

“Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız.”

10/21

“Gençler cesaretimizi destek ve idame eden sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, us hürriyetinin en değerli timsali olacaksınız. Yükselen yeni tür, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.”

11/21

“Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve çöküntü vardır. Her ilerleyişin ve kurtuluşun anası hürriyettir.”

12/21

“Millî gaye belirli olmuştur. Ona ulaşacak yolları bulmak şiddet değildir. Manâlı olan, çetin olan o yollar üzerinde çalışmaktır. Denebilir fakat hiçbir şeye fakir değiliz. Yalnız tek bir şeye çok ihtiyacımız vardır: Çalışkan almak. Toplumsal hastalıklarımızı incelersek esas olarak üstelik, bundan manâlı bir rahatsızlık keşfedemeyiz; hastalık budur. O halde ilk işimiz bu hastalığı esaslı bir şekilde tedavi etmektir. Milleti gayretli yapmaktır. Mal Varlığı ve onun doğal sonucu olan huzur ve sevinç, yalnız ve fakat çalışkanların hakkıdır”

13/21

“Hedeflemek çağrıda bulunmak, boşu boşuna yorgun düşürmek, terlemek değildir. Zamanın gereklerine tarafından bilim ve teknik ve her türlü medeni buluşlardan en fazla derecede yararlanmak zorunludur.”

14/21

“Uygarlık yolunda galibiyet yenileşmeye bağlıdır. Sosyal hayatta, iktisadi hayatta, ilim ve fen sahasında yerine geçmek için yegane gelişme ve ilerleme yolu budur”

15/21

“Kadınlarımız için belli başlı uğraş alanı, asıl başarı kazanılması gereken alan, biçim ve kılıkta başarıdan çok, ışıkla, bilgi ve kültürle, gerçek faziletle süslenip donanmaktır. Ben muhterem hanımlarımızın Avrupa kadınlarının aşağısında kalmayacak, aksine pek çok yönden onların üstüne çıkacak şekilde ışıkla, data ve kültürle donanacaklarından katiyen kararsızlık etmeyen ve buna elbette kesin olanlardanım.”

16/21

“Tüm ilerlemeler, insan fikrinin eseridir. Fikri harekete getirmek, birinci işimiz olmalıdır. bir defa ırk benliğine baskın olsun ve düşünebilsin, yeter! Başlangıçta yanlış düşünse de, eksik zaman sonradan bu hatayı düzeltebilir. Fikir bir defa faaliyete başladı mı, her şey yavaş yavaş düzene girer ve düzelir. Fikrin özgür hareketi ise, ancak bireyin düşündüğünü serbest olarak bildirmek, kâğıda dökmek ve verdiği karara tarafından her türlü girişimde bulunmak serbestisine sahip olmakla mümkündür.”

17/21

“Bir ulus, sıkıca birbirine tabi olmayı bildikçe yeryüzünde onu dağıtabilecek bir baskı düşünülemez.”

18/21

“İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal… İkinci Mustafa Kemal, onu “ben” kelimesiyle açıklama edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni us, yeni yaşam ve büyük ışık halkası için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsilcilik ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri memnun etme içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur!”

19/21