Steinmeier, “Türk-Alman Kahve Sofrası” etkinliği kapsamında Cumhurbaşkanlığı konutu “Schloss Bellevue’ye misafir etme ettiği bir grupla sohbet etti.Burada konuşan Steinmeier, Almanya’da son dönemde aidiyet, dışlanma, entegrasyon ve toplumun içine kapanması gibi konuların tartışıldığına dikkati çekerek, bu tartışmaların panik yapılmadan ve sorunlardan kaçılmadan ele alınması gerektiğini söyledi. Almanya’nın birçok kişi için yeni bir vatan haline geldiğinin ama kimsenin de bu nedenle köklerini inkar etmediğinin altını çizen Steinmeier, vatan kelimesinin “başkasını çıkarmak için kullanılan bir araç olmadığını” kaydetti.
Steinmeier, sosyal medyada “MeTwo” etiketiyle kullanıcıların günlük yaşamda uğradıkları ayrımcı, ırkçı ya da siyasi tartışmalardaki dışlanma deneyimlerini paylaştıklarını anımsatarak, “Göçmenlerin çocukları ve hatta torunlarından da sıkça şu sözleri duyuyorum; ‘Burada doğmama ve fazla mücadele harcamama rağmen yine de buraya ait olamıyorum’. Bu sözler beni etkiliyor ve tedirgin ediyor.” ifadesini kullandı.
ÜLKEMİZ İÇİN UTANÇ VERİCİ: Bu duruma toplumun ilgisiz kalamayacağını belirten Steinmeier, “Almanya’da ne dek uzun zaman yaşadıklarını fark etmeden, göçmenlere kesintisiz şüpheyle yaklaşılması yalnızca bireyleri yaralayıcı yok, ülkemiz için utanç vericidir. Irkçılık ve ayrımcılık insan onurunu zedeliyor ve demokrasimize hasar veriyor.” değerlendirmesinde bulundu.
“Birinci veya ikinci derslik yurttaş yoktur.” diyen Steinmeier, Almanya’da benzer hakları ve yükümlülükleri olan eşit vatandaşların bulunduğunu dile getirdi.Steinmeier, “tüm bu insanların” cumhurbaşkanı olmaktan gurur duyduğuna dikkati çekerek, “Hangi kökenden geldiklerine, hangi cilt rengine veya hangi dine sahip olduklarına bakmadan benzer hürmet ve özveriyle onların cumhurbaşkanıyım.” diye konuştu.
GÖÇ VAR VE GELECEKTE DE OLACAK: Burada, birlikte yaşarken ortaya çıkan ihtilafları kişinin aidiyetini sorgulamadan çözmek gerektiğini vurgulayan Steinmeier, “İşler yolunda gitse de gitmese de biz bir ülkeyiz. Başarılarımızı birlikte elde ettiğimiz gibi, krizleri de sadece güçlerimizi birleştirerek aşabiliriz. Son yıllarda bunu birçok kez kanıtladık. Kısacası, ben birlikte kazanıp birlikte kaybedebileceğimiz bir Almanya istiyorum.” dedi.
Steinmeier, uzun zamandır Almanya’nın bir göç ülkesi olup olmadığı tartışmalarına da yanıt vererek “İnsanları çağırdığımız için göç var ve bu gelecekte de böyle devam edecek.” yorumunu yaptı.
Birçok kişinin köklerinin, bugün yaşadıkları ve gelecekte yaşamak istedikleri yerden öbür bir yerde olduğunu söyleyen Steinemeier, bununla sadece mültecileri değil, İtalya, Yunanistan, İspanya, Portekiz ve Türkiye’den niyetlenmek üzere davet edilenleri de kastettiğini belirtti. “Onlar olmadan, daha sonra gelen aileleri, çocukları ve torunları olmadan ülkemizin hesaplı refahı ve hatta bugünkü toplumumuz da olamazdı. Bunu daima birlikte başardık. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı olarak size bundan dolayı teşekkür etmek istiyorum.” ifadesini kullanan Steinmeier, bu kişilerin hikayelerinin Almanya’nın bir parçası olduğunu kaydetti.
MESUT ÖZİL’E YAPILAN AYRIMCILIK: Alman Milli Takımı’nın Türk asıllı futbolcusu Mesut Özil, bir ay önce ırkçı ve ayrımcı saldırılar sebebiyle ulusal takımdan ayrıldığını açıklamış ve ülkede ırkçılık ve ayrımcılık konusunda yoğun tartışmalar yaşanmıştı. Mesut Özil, kendisine karşın saldırılarla ilgili “Kazandığımda Alman, kaybettiğimde göçmenim.” diye konuşmuştu.