Başkan Bakıcı, mesajında “Tarihe altın harflerle yazılan, Ulu Türk milletinin azim ve kararlılığının bütün dünya uluslarına bildiri edildiği bu anlamlı zaferin 96’ncı sene dönümünde Büyük Önder Başkumandan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve tabanca arkadaşlarıyla; vatanı, milleti ve bayrağı uğruna canlarını isteyerek feda eden bütün şehitlerimizi, rahmetle, minnetle ve şükranla anıyor, Allah’tan rahmet diliyorum. Aziz milletimizin 1071’de başlattığı şanlı yürüyüşü büyük taarruzla güçlendirerek Cumhuriyetimizin kuruluşu ile taçlandırması ‘Ya İstiklal, ya İzmihlal’ tercihi ile baş başa kalan bir milletin neleri başarabileceğinin, serbest ve onuru için neleri göze alabileceğinin bütün dünyaya ilanı olmuştur. Sultan Alparslan’ın ‘Şehit olursam üzerimdeki bu beyaz elbise kefenim olsun, zaferi kazanırsak istikbal bizimdir’ sözleri ile Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Biz, bütün tarihimiz boyunca özgürlük ve istiklale timsal olmuş ve olmaya devam edecek bir milletiz’ sözlerindeki şive aynıdır. Süre bambaşka, komutan ayrı, düşman farklı fakat kan aynı kandır. Lüzum 15 Temmuz gecesinde gösterilen mertlik gerekse hesaplı ve siyasi bağımsızlığımıza yönelik saldırılar aleyhinde sergilenen birlik ve beraberlik milletimizin kendi iradesine ve istikbaline sahip çıkma kararlılığını sürdürmekte olduğunu açıkça ortaya koymaktadır” ifadelerine yer verdi. – BİLECİK

The post Başkan Bakıcı’dan ’30 Ağustos Başarı Bayramı’ Mesajı first appeared on Haber Rizem.

Oyunculuk piyasasında binlerce kişi meşhur olmak için sırada beklerken Türk dizilerinin ve aksiyon filmlerinin vazgeçilmezi olmak elinizde. ‘Çakı gibi delikanlıyım’, ‘Tehlike benim göbek adım’ diyorsanız elimizde tam size göre bir iş var. Dublörlerden bahsediyoruz. Onlar uçan tekmelerin amansız hedefi olup, apartmanın beşinci katından atlıyor, yangından mal kaçırıyor. Bir dönem 100 liraya figüranlara yaptırılan dublörlük, şimdilerde sahne başına 30 bin lirayı bulan gelirleriyle dikkat çekiyor.

BU SEFER RÖVANŞI FENA ALACAK

300 milyon dolar ihracata ulaşan dizi sektöründeki aksiyon sahneleri sayesinde işin erbapları yıllarca itibar edilmemenin rövanşını bu sefer fena alacak gibi görünüyor. Kazançları dünya ortalamasının çok altında olsa da eskiye göre iyileşme olduğunu öğreniyoruz. Mesela, yanma sahnesi için 3 bin ile 15 bin lira arasında fiyatlar var. En tehlikeli işlerden olan araba kazalarında rakam, 30 bin liraya çıkabiliyor. Rolün riski ve pazarlığa göre ücretler değişiyor. 5 bine anlaşılan bir işi başkası bin 300 liraya da yapabiliyor. Konuştuğumuz dublörlere göre, rakamlar kulağa hoş gelse de aylarca iş bekleme ihtimali söz konusu.

BİR ÜNLÜYE BENZEYENE İŞ ÇOK

Peki nasıl dublör olunur? Öncelikle prodüksiyonlara dublör temin eden işletmelere başvurmanız ve eğitim almanız tavsiye ediliyor. Fizik, kondisyon ve rol yeteneğiniz de olmalı. Beren Saat veya Kıvanç Tatlıtuğ gibi ünlülere benziyor ve dublör olmak istiyorsanız işte o zaman yaşadınız. Daha çok işe gidiyor ve iyi ücret alabiliyorsunuz.

Türkiye Dublör Ekibi Kurucusu Serkan Döner, 19 yıldır sektörde ve ekibiyle dublörlük hizmeti sunuyor. Oyunculuk yaparken, yapımcı Osman Sınav’ın teşvikiyle bu işe başladıklarını belirterek, “Aslına bakarsanız tamamen şans, ancak zaman içinde bu konuda ülkemizde ciddi bir açık olduğunu gördük. Belli bir standart sağlamak için bu işte uzmanlaştık” diyor. Türkiye’de bu sahada hizmet sunan üç işletme bulunduğunu paylaşan Döner, 25 kişilik ekiplerinin eğitimlerini kendilerinin sağladığını söylüyor.

Aksiyon sahnesinin gizli kahramanları

Bu işi yapmak için biraz macera sever biraz da deli olunması gerektiğini söyleyen Serkan Döner, “Önceleri potansiyelimizin farkında değillerdi. Mesleğin incelikleri önemsenmezdi. Şimdi, 60 kilometre hızla gelen aracın önüne atladığımızı görünce ‘yahu siz deli misiniz’ diyorlar” detayını artık daha mutlu paylaşıyor. İşin inceliklerini de son sürat aktarıyor: “Öncelikle senaryo bize ulaşır, aylarca hazırlık yapılır. Sizin birkaç saniyede izlediğiniz sahneler en ince ayrıntısına kadar çalışılır. Dublörlerin sporcu geçmişleri ve oyunculuk becerisi bulunmalı.” En riskli çekimlerin araba kaza sahneleri olduğunu paylaşan Döner, ” Sakatlıkla sonuçlanabilecek hareketler var. 45 metre yükseklikten düşmeniz veya yangın sahnesini çekmeniz gerekiyor” diyor.

EKİPMANI İTHAL EDİYORUZ

Döner, kendi ekipmanlarını kurduklarını söylüyor ve sebebini açıklıyor: “Öncelikle güvenliği başkasına bırakamazsınız. Bizimle çalışan insanların akşam gidecekleri bir ev ve aileleri var. Hata kaldırmayan ve fedakarlık gerektiren bir iş. Mesela, ayakkabı bağcılığı kalınlığında bir ip 3,5 ton ağırlık taşırken, yangın için özel giysi ve deriye zarar vermemesi için sürülen jel ürünler var. Tümü ithal ve maliyeti söz konusu.”

En sevdiğimiz yere geliyor konu. Para… Piyasadaki rakamları soruyoruz ve işin tekniğine göre değiştiğini söyleyen Döner, gelirin yavaşta olsa eski döneme göre iyileştiğini belirtiyor. Özellikle ünlülere benzeyenlerin dizi setlerinden ciddi taleple karşılaştığını söylüyor.

Bruce Willis ücretinin yarısını dublörüne ister

“Meslek hak ettiği yere yeni yeni geliyor” diyen Döner, “Mesela, Hollywood’da Bruce Willis gibi ünlüler dublörü ile birlikte iş görüşmesine gider. Film için aldığı ücreti yarısını da onun için ister. Tabii bizim standarda gelmemiz çok zor” sözleriyle işin yurt dışındaki önemini örneklendiriyor. Önceleri mesleğin küçümsendiğini ancak bugün yüksek bütçeli yapımlar sayesinde dublör kazançlarının iyileştiğini dile getiriyor. Bu konuda, Yeşilçam’ın yıllarca dayak diyen figüranlarının hakkını teslim ederek söze devam ediyor: “Daha bilinçli yönetmen ve yapımcılar, dayak sahnesinin bile ne kadar önemli ve sanatsal olduğunu fark etmeye başladı. Bizim işin de standartları ve geliri arttı. Yurt dışında dublörlük için farklı bir kariyer gerekiyor. Mesela dublör sahne sırası yetişmese bile sete geldiği her gün için ücretini alır. Avrupa’da günlük bin 250 avro ücreti vardır en az.”

Ülkede dublör açığı var

Sektörde tehlike sahnelerinin yanı sıra ünlülere benzerliği ile dikkat çeken figüranlar da ciddi gelir elde etmeye başladı. 3 saatlik dizilerimizde bazı çekimlerde daha fazla ünlü dublörü kullanılıyor. Motor kullanma, dans, yüzme gibi birçok sahnede çalışıyorlar ve talebi sürekli artıyor.

AJANSLARIN HIRSINA DİKKAT

Bu konuda, onlarca oyunculuk ajansının dizi ve filmler için dublör temin ettiklerini öğreniyoruz. işin bu kısmı biraz daha figüranlığa kaydığı için ücretler 300 liraya kadar düşüyor. Ajans kendi payını aldıktan sonra, sizi çekime yönlendiriyor. Sektör temsilcileri, ‘merdivenaltı dublör’ yani bu işi sadece para için ve internete ilan vererek çalışan kişilere karşı uyarıyor. Aynı zamanda, figüranlarını üç beş kuruş için tehlikeli sahnelere yönlendiren ajansları da hatırlatalım.

Masif şiddet

Yeşilçam emektarlarının dayak sahneleriyle özdeş bir zamanın dublörlük işi, almış yürümüş. Kimi zaman Hain Kostok, Bizans askeri sıklıkla mafya tetikçisi ve niceleri Her filminde kürekle dayak yiyen Süheyl Eğriboz, bir tokat geliyorsa ona kafa atan Kudret Karadağ, Masif şiddete inanan Yadigar Ejder… Figüran az olunca yere düşüp düşüp yeniden (d)ayağa kalkanlar ve onlarcası. Arada bir filmelerine güldüğümüze bakmayın. Düşe kalka kazanca rağmen akıllara kazınmış bir nesile saygı ve rahmet dileyen bir anma burada yazılan. Hem ne olmuş, hangimiz düşmedik… Düştüysek de sana bakarken düşmüşüzdür.

The post Bu işi yapana 30 bin lira! Türkiye’de çok açık var first appeared on Haber Rizem.

Türkiye ve dünyanın dört bir köşesindeki milyonlarca vatandaşın 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı yürekten kutlayan Erdoğan, ülkenin bu gururlu gününde heyecanlarını paylaşan tüm dostlara en kalbi şükranlarını sundu.

Türk milletinin 1919’da Samsun’da Gazi Mustafa Kemal’in liderliğinde başlattığı İstiklal Mücadelesi’nin tüm yokluk, yoksulluk ve imkansızlıklara rağmen 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesi’yle zafere taşındığını anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:

“30 Ağustos Zaferi, milletimizin canından daha aziz bildiği vatan topraklarında bağımsız yaşama iradesinin tüm dünyaya ilanıdır. Bu zafer, siyasi ve sosyal sonuçları itibariyle tarihe yön vermiş, emperyalistlere karşı İstiklal Savaşı yürüten birçok mazlum halka ilham ve umut kaynağı olmuştur. Türkiye, tıpkı 95 yıl önce olduğu gibi, ekonomik ve siyasi bağımsızlığına yönelik tehditleri, saldırıları ve sabotaj girişimlerini bertaraf etme konusunda aynı kararlılığını muhafaza etmektedir. FETÖ, DEAŞ, PKK, PYD gibi eli kanlı terör örgütlerine karşı hukuk, adalet ve demokrasiden taviz vermeden sürdürdüğümüz amansız mücadele, bu konudaki hassasiyetimizin en bariz örneğidir.”

Erdoğan, Türkiye’nin bu mücadelesiyle hem kendi vatandaşlarının can güvenliğini sağladığını hem de küresel güvenliğe ciddi katkıda bulunduğuna işaret etti.

Türkiye’nin gelecek dönemde de bekasına yönelen tehditleri kaynağında etkisiz hale getirmeye devam edeceğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

“Şüphesiz bu zorlu süreçte en büyük güç kaynağımız ‘tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet’ ilkeleri etrafında bütünleşen milletimizin birlik ve beraberliği ile dost ülkelerin desteğidir. Aziz milletimiz, 15 Temmuz darbe girişimi karşısında sergilediği destansı direnişle ‘Ya istiklal ya ölüm’ tercihiyle baş başa bırakıldığında neleri göze alabileceğini göstermiştir. Türk Milleti, o gece 250 şehit ve 2 bin 193 gazi pahasına sadece darbe teşebbüsünü bertaraf etmemiş, aynı zamanda ülkesine, demokrasisine ve özgürlüğüne sahip çıkma iradesini de ortaya koymuştur. Çanakkale’yi geçilmez kılan, Kurtuluş Savaşı’mızı zafere taşıyan, son olarak da 15 Temmuz gecesi tüm ülke sathında ayağa kalkan bu iradeyle ülkemiz, her türlü zorluğun üstesinden gelecek güç ve kapasiteye sahiptir. Nitekim darbe girişimi ve terör saldırıları başta olmak üzere yaşadığımız onca badireye rağmen, son bir yılda ekonomide, yatırımlarda ve ileri demokrasi yolunda elde ettiğimiz başarılar, bunun en açık ispatıdır. Bu vesileyle bir kez daha Cumhuriyetimizin banisi, Büyük Taarruz’un Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal’i ve dava arkadaşlarını minnetle yad ediyor, tüm şehitlerimize ve gazilerimize Allah’tan rahmet diliyorum. 30 Ağustos Zafer Bayramı’mız kutlu olsun.”

The post Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan 30 Ağustos mesajı first appeared on Haber Rizem.

İçişleri Bakanı Soylu, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla mesaj yayımladı. Soylu, mesajında, yüce Türk milletinin gurur günlerinden birini daha hep birlikte idrak ettiklerini belirtti. Anadolu toprakları üzerindeki Türk varlığının sonsuza kadar tescil edildiği, Kurtuluş Savaşı’nın nihai zaferi olan Büyük Taarruz’un 95’inci yıl dönümünü yine aynı heyecan ve gururla kutladıklarını kaydeden Soylu, “Aziz milletimizin dünya üzerindeki geçmişi; varoluş mücadeleleri ve zulme karşı insanlık onurunun müdafasıyla doludur. Dünyanın en kıymetli, en çok arzulanan toprakları üzerinde bin yıldır varlığını sürdürürken, insanlığa ve kendine ait değerleri savunabilmek, elbette ki kolay bir iş değildir. Bizi zayıflatmak, hatta yok etmek isteyenler her daim teyakkuzda ve kapımızda olmuşlardır. İşte 30 Ağustos bu fırsatçılığa verilen sert ve ebedi bir cevaptır” ifadelerini kullandı.

Soylu, mesajında şunları kaydetti:

“Günümüzde dünyada yaşanan hadiselere bakınca anlaşılmaktadır ki insanlık, tarihteki bunca savaştan alması gereken dersi almamıştır. Barış içinde yaşamanın çok daha kolay olduğu bir dünyada, özellikle Batı medeniyeti, maalesef ‘Vekalet Savaşları’ gibi yeni yöntemler icat etmektedir. Barışı temin edecek yeni diplomatik yöntemler yerine yeni silahlar, yeni zarar verme biçimleri icat edilmektedir. Oysa 30 Ağustos dünyaya millet iradesinin ve insanlık onurunun her zaman galip geleceğini açıkça göstermiştir. Ne yıllardır uğraştığımız terör belası, ne de 15 Temmuz’un hain zihniyeti bu Aziz Milleti 30 Ağustos 1922’de çıktığı bu yoldan döndüremeyecektir. Bu vesileyle aziz milletimizin, şanlı ordumuzun 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı tebrik ediyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere milletimizin var oluş mücadelesinde emeği geçen herkesi, bütün şehit ve gazilerimizi rahmet ve şükranla anıyorum.”

The post Bakan Soylu’dan 30 Ağustos mesajı first appeared on Haber Rizem.

The post Cesur ve Güzel 30. bölüm fragmanı first appeared on Haber Rizem.

Arkadaşı Ekrem Lale, giysileri alev alan arkadaşı Ebru Demir’i kurtarmaya çalışırken hafif şekilde yaralandı. Olay sırasında hareket eden tren çevredeki vatandaşların uyarısı üzerine yaklaşık 150 metre kadar gittikten sonra Enveriye tren İstasyonu’nda durdu. Ebru Demir ambulansla Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ)Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı. İlk müdahalesi burada yapılan Demir ambulansla Ankara Numune Hastanesi’ne sevk edilirken Polatlı İlçesi yakınlarında yoldayken hayatını kaybetti.

Ebru Demir’in cenazesinin yapılacak otopsinin ardından Eskişehir’e getirilerek toprağa verileceği belirtildi. Emniyet Müdürlüğü yetkilileri olayla ilgili soruşturmanı sürdüğünü bildirildi.

DHA

The post 30 bin voltluk akıma kapılan liseli Ebru kurtarılamadı! first appeared on Haber Rizem.

The post İçerde 30. bölüm fragmanı first appeared on Haber Rizem.

EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz, Gaziantep’in enerji sorunlarını görüşmek üzere Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya başkanlığında Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, AK Parti Genel Sekreteri Abdulhamit Gül, AK Parti Milletvekilleri Nejat Koçer, Canan Candemir Çelik, Ahmet Uzer, Nejat Koçer, Sanayi Odası Başkanı Adil Konukoğlu ile toplantı yaptı.

Basına kapalı toplantının bitiminde gazetecilere açıklama yapan Yılmaz, Gaziantep’in Türkiye’den iki, Avrupa’dan ise 30 kat daha hızlı büyüdüğünü belirterek, bunun kentin enerji ihtiyaçlarının karşılanmasını zorlaştırdığını ifade etti.

Kente yapılması gereken enerji yatırımları ile ilgili konuları ele aldıklarını belirten Yılmaz, yılbaşında planlanan elektrik yatırımına iki kat daha ilave yaptıklarını kaydetti.

“Türkiye’den iki, Avrupa’dan ise 30 kat daha hızlı büyüyor”

Yeni yatırımlara rağmen kentin enerji ihtiyacının tam anlamıyla karşılanmadığını vurgulayan Yılmaz, “Gaziantep, Türkiye’den iki, Avrupa’dan ise 30 kat daha hızlı büyüyor. Buraya gelerek sorunları yerinde gördük. Toplantının sonunda şuna karar verdik. Anlaşıldı ki bu dinamik kentin daha fazla yatırıma ihtiyacı var. İnşallah kısa süre içinde bu yatırımları hayata geçireceğiz. Beş yılda bir yatırım planlamıştık ve her yıl için hesapladığımız 58, 60 milyon TL idi fakat 100 milyon bu yıl yatırım yapmamıza rağmen hala bu yatırımın kentin büyümesine kıyasla geride kaldığını görmüş olduk. Dolayısıyla biz bu yatırım programını yeniden gözden geçirip inşallah Gaziantep’in ihtiyacını karşılayacak ve belki yeni bütçelerle bu sıkıntıyı gidereceğiz” dedi.

“Enerji bakanımız Berat Albayrak’a çok teşekkür ediyorum”

Kentin enerji sorunu ile ilgili gerek EPDK, gerek Enerji Bakanlığı, gerekse kentteki elektrik hizmet sunucusu Enerjisa ve Tedaş yetkilileri ile bir araya geldiklerini söyleyen Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya ise, enerji konusundaki tüm meseleleri masaya yatırdıklarını kaydetti.

Vali Yerlikaya, “Sonuç olarak oldukça faydalı tespitler yapıldı. Bu kadar dinamik bir şehirde çalışmak, yönetici olmak pek çok sorunları da çözmek ile ilgili gayret sarf etmemizi gerektiriyor” şeklinde konuştu.

Enerjiye yönelik sorunlar ile ilgili çok verimli bir toplantı gerçekleştirdiklerini ifade eden Abdulhamit Gül de, “Özellikle ensar şehir olan Gaziantep’i, üreten ve Türkiye’nin yatırımına istihdam ile çok büyük katkı sağlayan Gaziantep’i bu anlamda çok daha iyi destekleyeceklerini buradan gördüm. Bu nedenle Enerji Bakanımız Berat Albayrak’a, tüm enerji bürokrasisine çok teşekkür ediyorum. Gaziantep elektrik ihtiyacı, talepleri her geçen gün artan bir şehir. Çünkü Gaziantep büyüyor. Türkiye’nin ekonomisine daha da güzel hizmetler, katkılar sunacak” diye konuştu.

The post Bu kentimiz Avrupa’dan 30 kat hızlı büyüyor first appeared on Haber Rizem.

Şubattan itibaren işverenlerin aldıkları her artı bir istihdamın maliyeti de yüzde 30 ucuzladı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, İşsizlik Sigortası Fonu’nda 103 milyar liranın üzerinde para olduğunu belirterek, bunun işsizliğin azaltılması, istihdamın korunması ve artırılması amacıyla kullanıldığını ifade etti. Bu yıl girişimcilik eğitimlerine 100 bin kişinin katılması öngörülürken, meslek kurslarına da 100 bin genç alınacak. İstihdam bürolarının sayısı da 2004’e göre 25 kat artarak 500’ü geçti. İstihdam büroları bu yıl itibarıyla geçici iş ilişkisi kurmada daha aktif rol üstlenecek.

3.1 MİLYARLIK KAYNAK

Hükümet, 1.5 milyon istihdam hedefi için 12 milyarlık destek öngörürken, kilit rol üstlenecek olan İŞKUR da 3.1 milyar kaynak ayıracak. İlk planlamaya göre kurum, bu yıl 300 bin kişiyi işbaşı eğitim programı, 100 bin kişiyi girişimcilik eğitim programı, 100 bin kişiyi de toplum yararına çalışma programından yararlandıracak.

The post Rekor kırıldı! 30 günde 130 bin kişiye iş… first appeared on Haber Rizem.